Enes Bin Mâlik (612-712)

Naklettiği 2286 hadis ile en çok hadis rivayet eden sahabelerin üçüncüsüdür. Ailece Peygamber dostuolup, Yüce Peygamberin evlerine gidip uzun süre kalmak suretiyle şereflendirilenlerdendir. Risale-i Nur’da da geçen meşhurlakabı, "hâdim-i Nebevî"dir. Peygamber Efendimizin (asm), mal ve çocukları için yaptığı duadan sonra hemservet hem de geniş bir aileye sahip oldu. "Ebu Hamza" lakabı Peygamber Efendimiz tarafından verildi. Künyesi,Ebu Hamza Enes bin Malik bin Nadr el-Ensari şeklindedir.

Uzun bir süre Peygamber Efendimizin hizmetinde bulunarak, onun örnek hayatını yakından öğrenmemizi sağlayanEnes, Hicretten on yıl önce, 612 yılında Medine’de doğdu. Annesi Ümmü Süleym, Birinci Akabe Biatı’na katılanlardanolup, burada Müslüman oldu. Babası Malik ise Hicretten önce vefat etti. Peygamber Efendimiz (asm) Medine’ye geldiğindeEnes on yaşındaydı. Okur-yazar ve zeki bir çocuk olduğundan ailesi tarafından Peygamber Efendimizin hizmetine verildi.Resulullah’ın vefatına kadar hizmetini devam ettirdi. On yıl boyunca bu ulvi hizmette bulunduğundan ötürü"hadim-i Nebevi" olarak anıldı.

Enes, Peygamber Efendimizin yanında kalarak terbiyesinde yetişti. Hudeybiye Barışı, Hayber Seferi,Mekke’nin Fethi, Nuneyn Gazvesi gibi sefer ve savaşlara katıldı. Veda Haccı’nda da bulundu. Yaşının küçüklüğüsebebiyle Bedir Savaşı’na savaşçı olarak katılmadığı halde yine de Peygamber Efendimizin yanında bulundu.

Peygamber Efendimiz evlerini sık sık ziyaret eder, burada öğle uykusuna yattığı da olurdu. Aileye yakınilgi ve alaka gösterirdi. Aile mensuplarına cemaatle nafile namaz kıldırırdı. Diğer taraftan, Hicretten sonraMekkeliler ile Medineliler arasında kardeşlik bağının kurulmasının bu evde gerçekleşmesi dikkate değer bir göstergedir.Yine evlerini ziyaretleri sırasında Enes’in annesi, oğlu için ömrünün uzun olması, evlat ve malının çok olması içindua talep etti. Peygamber Efendimiz de "Allah’ım, onun malını ve çocuklarını çoğalt ve ona verdiklerini mübarekkıl" mealinde duada bulundu. Bu duanın bereketiyledir ki, yüz yıldan fazla bir ömür yaşadı. Kendi soyundan yüzyirmi kişinin gelip vefat etmelerine şahit oldu. Kaynakların çoğunda; bahçesindeki ağaçların yılda iki kez meyveverdikleri belirtilmektedir.

Enes’in en önemli özelliklerinden birisi öğrendiklerini başkalarına öğretmek oldu. Uzun süre mübarekbir hizmeti ifa ettiği için sünnete uygun yaşamada çok titiz davrandı. Aldığı dini eğitimi hayatına tatbik etti.Ebu Hureyre (ra), Enes’in (ra) kıldığı namazın Peygamber Efendimizin kıldığı namaza çok benzediğini ifadeetmektedir. Öğrendikleri hadisleri ezberlemekle kalmayarak yazıya döktü. Hadis dersini verdiği talebelerine,istediklerinde bu notları çıkarıp gösterdi. Emin olmadığı hiçbir hadisi nakletmedi. Rivayet ettiği hadis sayısı2286’dır. Çok hadis rivayet eden yedi sahabe, "müksirûn" lakabıyla anılmakta olup sıralamada üçüncüdür.

Peygamber Efendimizin her hal ve hareketini titizlikle izleyen sahabeler bunları muhafaza ederek nakletmişlerdir.Yaşantısıyla Kur’an-ı Azimüşşan’ın tatbikçisi olan, her hareketi birer mucize mahiyetinde olan bu örnek hayaton-yirmi yoldan, şahıslardan gelmektedir. Hazreti Enes, Cabir, Ebu Hüreyre gibi sahabeler bu nakilleri yaparken HazretiEbubekir ve Hazreti Ömer’in daha az rivayet etmeleri dikkat çekmiştir. Aynı zamanda büyük sahabe ve halife olan buzatların neden fazla nakil yapmadıkları konusu Risale-i Nur’da açıklığa kavuşturulmuştur.

Hadisleri rivayet eden sayılı sahabeler adeta akademik bir hayat sergilemişlerdir. Peygamber EfendimizinMedine’deki mescidinde kalan ve Ashab-ı Suffe denilen bu şahıslar sadece ve sadece ilimle uğraştılar. Tedavi içindoktora, ilaç için eczaneye, matematik ilmi için matematikçiye gidildiği gibi elbette ki, şerî konularda da bu şahıslaresas danışma kurumunu teşkil etmektedirler. Dolayısıyla sonradan gelecek olanlara hadisleri aktaracak olanlar elbetteki, söz konusu sahabeler olacaktır. Bu işle de aynı zamanda manen görevli idiler. Tüm varlıklarıyla da kendilerini buişe verdiler. Hazreti Ömer siyaset alemi ve büyük halifelikle uğraşırken, hadisleri Müslümanlara nakletme işini EbuHüreyre, Enes ve Cabir gibi her açıdan insanların güvenini kazanmış zatlara bıraktı. Diğer taraftan, nakil yapan kişilerde çok sayıda kişileri şahit göstererek veya onların hazır olduklarını belirterek bir bakıma şahit göstermiş venakillerine kuvvet kazandırmışlardır. Elbette ki, bu büyük zatlar kendilerinin bulunmadığı veya şahit olmadıklarıbir hadisenin aktarılmasına sessiz kalmazlardı. Çünkü, söz konusu kişiler daha hayatta iken hadisler rivayet edildive onlar da bu rivayetleri duydukları halde itiraz etmeyerek tasdik ettiler. (Mektubat, s. 132)

Enes’in yaptığı büyük hizmetlerden birisi de Peygamber Efendimizin aile hayatı hakkında çok önemlinakiller yapmasıdır. Özellikle Peygamber Efendimizin çocuklara davranış tarzı ve hoşgörüsü hakkında çok önemlibilgiler aktardı. Yanında kaldığı on yıl boyunca, Peygamber Efendimizin kendisini hiçbir zaman azarlamadığını,"bunu niçin yaptın, bunu niye yapmadın" gibi hiçbir azar işitmediğini, kendisine "yavrucuğum" diyehitap ettiğini ve "iki kulaklı" diyerek takıldığını rivayet etti.

Hazreti Ebubekir (ra) halifeliği zamanında Enes’i, çok genç olmasına rağmen vergi tahsildarı olarakBahreyn’e gönderdi. Hazreti Ömer (ra) onu Basra’ya vali tayin etti. Basralılar onun ilminden çok istifade ettiler. Hadiskonusundaki fikir ayrılıklarında, "Gelin işin doğrusunu Enes’ten öğrenelim" ifadeleri muhataplarına büyükbir güç ve moral kazandırırdı. (İbrahim Canan, "Enes b. Malik", TDVİA. XI. C. s. 235) Burada bulunduğu sürezarfında hadis ve fıkıh derslerini de okuttu. Bir ara Dımaşk’a gidip kaldıysa da daha sonra tekrar Basra’ya dönerekburaya yerleşti.

Emeviler döneminde gelen halifelerin çoğunu gördü. Özellikle Haccac’ın büyük zulmüne uğradı. Mübareksahabeleri halkın gözünden düşürmek maksadıyla haksız ithamlarda bulunan Haccac, bazı mübarek sahabeleri HazretiOsman’a (ra) yardım etmemek ve ölümüne sebebiyet vermekle suçladı. Enes’e çok büyük saygısızlık yaptığı gibimallarına da el koydu. Yapılan baskılar çekilmez hale geldikten ve son olarak tüm mallarına el konulduktan sonra, birmektup yazarak valiyi Emevi halifesi Abdülmelik bin Mervan’a şikayet etti. Yaptığı zulümleri haber verdi. Halife hemenHaccac’a bir talimat göndererek malların iade edilmesini emretti. Ayrıca kendisinden özür dilemesi talimatını daverdi. Bununla kalmayan halife, Haccac’ın Enes (ra) üzerindeki emirlik hakkını da kaldırdı ve kendisine bildirdi.

Peygamber Efendimizin duasının bereketiyle yüz yıldan fazla yaşayan bu mümtaz sahabe, 712 yılındaBasra’da vefat etti.