IV. Masa “Terör ve Doğru İslamiyet” Erkekler Grubu

Katılımcılar : M. Fatih Adak, M. Sait Ataç, Veysel Ömer Demir, Serkan İlğen, Emrah Ökten, İbrahim Berk Soncan, Abdulkadir Sinoğlu, Ahmet Nur Aydın, Emre Demirdöğmez, Ömer Yiğit, Ramazan Atay, Ahmet Zübeyir Ataç,  Ömer Faruk Topçu, Burak Demirel

1- Terör, Kur’ân terminolojisinde karşılığı fitne ve haset olan, hiçbir şekilde dinî değer ve kurallarla bağdaştırılamayacak bir tahrip kavramıdır.

2- Terörle din arasında ilişki kurulması hiçbir şekilde kabul edilemez. Kaynak itibariyle terör, inançların zayıf olduğu, materyalist ve dinsizlik cereyanlarının hakim olduğu zeminlerde yeşerir.

3- “Kim yeryüzünde fesat çıkarmamış birini öldürürse o sanki bütün insanlığı öldürmüş gibidir” âyetiyle İslâm her türlü terör hareketini reddeder. Şefkat, merhamet, hürmet, hak ve adalet gibi duyguların kaynağı olan İslâmiyet terörle bağdaştırılamaz.

4- Ülkemizde yaşanan terör kaynaklı hadiselerin asıl sebebini  Bediüzzaman Said Nursî yüz yıl önce “Üç büyük düşmanımız var; cehalet, zaruret ve ihtilâf” diyerek tesbit etmiş ve buna karşı “san’at, marifet ve ittifakı tavsiye etmiştir. Yeni acıların yaşanmaması için Bediüzzaman’a kulak verilmelidir.

5- Otoriter baskılar ve Kemalist baskıyla oluşan eğitim sistemimizle birlikte ortaya çıkan tahrip ve Kürtçülük-Türkçülük söylemlerinden dolayı oluşan tahrikler anarşi ve teröre sebep olmuştur. Bu bağlamda Bediüzzaman Said Nursî’nin Medresettüzzehra projesi ve İttihad-ı İslâm vizyonu İslâm coğrafyasının saadeti için anlaşılmayı beklemektedir.