II. Masa “İbadet ve Sünnet-i Seniyye” Hanımlar Grubu

Burada ibadet, ubudiyet, takva, uhuvvet kavramları çerçevesinde “İbadet ve Sünnet-i Seniyye” işlendi.

Katılımcılar: Gülnur Tercan-İstanbul; Semanur Özbey-Trabzon; Aslı İlkdoğan-Kütahya; Sümeyye Yıldırım-Kütahya; Hümeyra Yücetürk- Gaziantep; Evin Özel- Gaziantep; Sema Çönt- Gaziantep; Elmas Nur Yaşar- Ankara; Şeyma Sevimli- Konya; Esra Tuncer- Konya; Tuba Bayraklılar- Gaziantep; Şüheda Kale- Uşak

İbadette rehber Sünnet-i Seniyye’dir

1- “Ben cinleri ve insanları ancak bana iman ve ibadet etsinler diye yarattım.” (Zariyat Sûresi: 56.) âyet-i kerimesinden de anlaşılacağı üzere insanın ‘insan’ olma vasfı ancak ibadet iledir. İnsan kendi mahiyetini anladığı noktada da ibadet etme ihtiyacı hisseder. Bu ibadet şeklinin de en güzel rehberi Sünnet-i Seniyyedir.
2- Sadece belli vakit ve hareketlerle sınırlandırılamayan ibadet, Cenâb-ı Hakk’ın insana verdiği nimetlerini düşünmekten kaynaklanan muhabbet ve hayret halidir.
3- (…) Acz ve fakr yaralarının tedavi edilmesi ise ancak ibadet şuuru ile yapılan duâ iledir.
4- “Saygının en ileri derecesi” olarak da tanımlanan ibadet, Cenâb-ı Hakk’a intisaptan dolayı bütün yaratılmışlara saygı, hürmet ve muhabbete sebebiyet verir.
5- İbadetin bir şubesi olan duâ dünya ve ahiret işlerinin tanzimine sebeptir (…)
6- Kişi ibadet haliyle Rabbine olan bağlılığını itiraf eder; acz, fakr ve kusurunu bilir. Uhuvvet bağlarını zedeleyen “benlik” duygusunu terbiye ederek, muhabbet duygusu bütün insanlık için kuvvetlenir.
7- İbadet halinde olan bir kişi hayatında yalnızlık duygusunu yaşamaz. Kendini yaratan Hâlık’ını her an hisseder (…)
8- İnsan ilişkilerini tertipleyen “teşekkür etme” fiili insanlar arasında, insan olma özelliğinden kaynaklanan bir haldir. İnsanlara teşekkür etmeyenin Allah’a şükretmiş olmayacağı bilinmektedir (…)
9- İnsanın fıtratına yerleştirilen sınırlandırılmamış üç kuvvesi sınır altına alınması ancak şeriata uymak olan ibadetle mümkün olabilir.
10- “Gençlik” nimetini ibadetle geçirilmesi neticesinde ebedileşir, kaybolmaz (…)
11- Sünnet-i Seniyye içinde ki ibadetler gafleti huzura çevirir (…)
12- Her ânı ve her hali ibadet olan, Kur’ân ahlâkıyla ahlâklanan Resul-i Ekrem (asm) Sünnet-i Seniyye’sine ittiba etmek; Cenâb-ı Hakk’ın rububiyet saltanatını bütün kâinata ubudiyet lisanıyla dellallık vazifesini yapmaktır (…)