III. Masa “Nübüvvet ve Doğru İslâmiyet”


Nübüvvet ve Doğru İslâmiyet

Prof. Dr. Nurettin Abut
Yrd. Doç. Dr. Abdulnasır Yiner
Prof. Dr. Hüseyin Uzun
Yrd. Doç. Dr. Veysel Kasar
Dr. Hakan Yalman
Mustafa Gökay
Mehmet Akbaş
Mevlüt Kurnaz
Süleyman Kösmene
Mehmet Özcan
Ömer Uslu
İlhan Akçay

1 – Akıl, tek başına yaratıcıyı ve Kainatı hakkıyla anlama kapasitesine sahip değildir. Allah; Kendisinin bilinmesi, Kâinat’ın manasının anlaşılması, insanın yaratılış gayesini ve ahret hayatını bilmesi için peygamberleri göndermiştir. Peygamberlik kurumunun getirdiği temel mesaj; doğru İslâmiyet’le ifade edilebilecek olan doğru inanç, doğru ahlak, doğru ameldir.

2 – Son Peygamber Hz. Muhammed’in hayatı Kur’ân’ın emrettiği hayattır. Sünneti Kur’an’ın tefsiridir. Hz. Âdem’den Hz. Muhammed (asm)’a kadar bütün peygamberler kendi asırlarına göre doğru İslam’ın temsilcileridirler. Dolayısıyla doğru İslâmiyet’in anlaşılması ve yaşanması Hz. Muhammed olmaksızın mümkün değildir. Sözleri Kuranı açıklayan vahiy hükmündedir. O boş konuşmamıştır. Onun bütün konuşmaları vahiydir ve hakikattir. Dolayısıyla doğru İslâm’ı anlamanın yolu Hazreti Muhammed’i doğru anlamaktan geçer.

3 – Peygamberler, tüm insanlara manevi önder oldukları gibi insanlığın maddi terakkiyâtı için de birer önder olmuşlardır. Gösterdikleri mucizelerle bilim ve teknolojinin son sınırlarını yukarı taşımışlardır.

4 – Peygamberler; dünya barışının tesisi, kardeşlik, adalet ve insan hakları gibi temel insani değerleri getirmişlerdir. Bu değerlerden uzaklaşarak huzur ve barışı kaybeden insanlar doğru İslamiyet’e geri dönmelidirler

5 – Nübüvvet silsilesinin temel hakikatı tevhittir. İnsanlar; devlet, vatan ve millet gibi kavramları aşarak bu prensipler etrafında birleşip küresel barışı gerçekleştirebilirler.

6 – Küresel problemlerin çözümünde BM ve diplomatik girişimler, paradigma değişikliği yaparak peygamberlerin getirdiği evrensel olan doğru İslâmiyet prensiplerini uygulamalıdır.

7 – Nübüvvet; uhrevi, semavi âlemlerle insanlığın iletişim-irtibat noktasıdır. Bu anlamda bilim varlığın sırlarını ve madde ötesini çözebilmek için nübüvvetle buluşmalıdır.

8 – Peygamberlerin vazifesi sadece istikamet ve itidal üzere tebliğdir. Peygamberler, insanları hak dine hangi metot ile davet etmişlerse bu zamanda da aynı metotların kullanılması gerekir. Bu metotları hayatında rehber edinerek irşat vazifesini yerine getiren Bediüzzaman’a ve Risale-i Nur eserlerine kulak verilmelidir.

9 – Doğru İslamiyet olan; doğruluk, ahlak, edep, hak ve hürriyetleri tebliğ eden peygamberlik müessesesi semavi kitaplar ve Kur’ân müspet hareketin kaynağıdır.