4. Masa “Gençlik, Aile ve Evlilik”


Katılımcılar:

Tevfik ERTEM (Moderatör)

Ali İhsan MEMMİ (Sekreter)

Abdulhamid KARAGİYİM

Bilal CEBE

Furkan FİLİZ

Mehmet KAPLAN

Nurullah SERBEST

Said TAŞ

Yasin ÜSTÜNER

Masa Bildirisi

  1. İnsan olarak sahip olduğumuz kâinat algısı ve varoluşsal gerçekliğimiz, tanımladığımız kavramlar üzerinde etkilidir. İnsan yaratılış itibarıyla sosyal olma ve farklı bireylerle toplum oluşturmaya meyillidir. Aile de bu toplumun çekirdeği olmakla beraber müminin bir nevi cennetidir.
  2. Saadetin esaslarından olan evlilik ise birbirine mukabil kalblerin sevgilerini, tefekkürlerini, sevinçlerini ve kederlerini paylaşarak ve birbirini tamamlayarak “biz” şuuruyla birleş Bu münasebet, fıtratın gerektirdiği ve tarafların her daim kavli ve fiili dualarıyla beslenmesi gereken bir müessesedir.
  3. Evlilik, insani olarak neslin devamı, kültürün aktarılması ve cinsel ihtiyacın meşru yoldan giderilmesi olduğu gibi İslami olarak da ebedi bir arkadaşlıktır ve eşler için tahassüngahtır. Modern çağ, nazarları maddeye döndürüp evlilik ve mutluluğun tek sebebi olarak romantik aşkları ve refah içindeki hayatları göstermesi, hayal kırıklığı ile neticelenen mutsuz evliliklere yol açmaktadır.
  4. Risale-i Nur’da “şefkat kahramanı” ve “insanın en tesirli muallimi” olarak anılan kadınlar, ailenin saadeti için de hayati bir vazifeye sahiptirler. Anne olarak bir toplumun şekillenmesinde en büyük paydayı aldığı gibi, eşlerine de iffetle manevi destek olarak hem dünyevi hem uhrevi dünyada haneyi bir cennete dönüştürür.
  5. İçinde yaşadığımız dünyada evliliğe yapılan vurgunun azalmasında fıtri ihtiyaçların yerini dünyevi ihtiyaçların alması ve fıtri meyillerin gayrı meşru yollardan giderilmesinin gittikçe normalleşmesi ve evliliğin hem sosyal hem ekonomik bir külfet olarak algılanması Bu etkiler çevresel duyumla birlikte evlilik müessesesinin yerini kariyer planlanmasının almasına yol açmıştır.
  6. Sokağın cazibesi karşısında aciz kalan ev, evin bütün kudret ve neşesini erkekten bekleyen kadın ile ailenin kaptanlığına soyunmayarak sorumluluktan kaçan erkeğin ihtilaflı muharebelerine sahne olmaktadır. Evliliğin mahiyetinden uzak, büyük ve gerçek dışı hayaller, evin içindeki vaziyetle örtüşmeyince birbirine karşı suçlamaları şiddetlendirir.
  7. Bir insanın ahlaki yapısı, içinde yetiştiği toplumun ahlakını ifşa eder. Bu nedenle şiddetli geçimsizlik ve iletişim problemlerinin olduğu bir ailede yetişen bir gencin ahlaki yoksunluğu, o gencin kuracağı aileyi de olumsuz yönde etkileyecektir.
  8. Kişilerin kendilerini doğru tanıması, önceliklerinin farkına varması ve herhangi bir baskı altında kalmadan kendi hür iradesiyle belirlediği mühim kriterlere uygun bir eş araması mutlu bir aile için sağlam bir temel oluşturacaktı.
  9. Ebeveynlerin “oğlum paşa olsun” arzusu, nazarları onların uhrevi hayatlarından ziyade dünyevi hayatlarına çevirmiş Evladının maneviyatını unutup, dünyevi eğitimine harcanan masraf ve mesai, şefkatin yanlış kullanılmasıdır. Bu hatanın bedeli de evlatlardan beklenilen dünyevi fayda ve menfaat görülemeyerek, maksadın aksiyle tokat olarak karşımıza çıkmaktadır.
  10. Evlilikte, erkeğin ve kadının farklı fıtri özelliklerinin farkında olunması, saadetin devamlı olmasını sağ Erkeği cezbeden fiili muamele, kadını cezbeden ise kavli muamele olduğu gibi, erkek sonuç odaklı kadın ise süreç odaklıdır. Eşlerin birbirlerinin isteklerine sabır ve fedakarlıkla cevap vermesi muhabbeti ziyade eder.
  11. Birbirlerine örtü olarak yaratılan eşler, birbirlerinin kusurlarını örtmeli. Hayatından lezzet almak için “güzel görme düsturunu” hayatına ikame etmeli. Eşini, Rabbinden gelen bir mesaj olarak algılayarak, ıslah etme vazifesini öncelikle kendisi için gerçekleşmelidir.
  12. Evlilik ve evliliği ilgilendiren meseleler hakkında öğrenme şevkimiz hayatımız boyunca sürekli içimizde olmalı. “İlimde ayıp yoktur ve sormak değil öğrenmemek ayıptır” düsturundan hareketle sıkıntılarımızı gurur meselesi yaparak, tamiri mümkün olmayan arızalar ortaya çıkmadan önce Allah’ın hangi davranıştan razı olduğu, Peygamber Efendimizin (asm) uygulamalarından hareketle öğrenmek ve bu konularda tecrübe sahibi insanlara danışmak gerekir.